Son yıllarda “Sosyal Etki”, “Sosyal Etki Analizi” ve “Sosyal Etki Ölçümü gibi kavramları daha sık duyar olduk. Bunların ne anlama geldiğine hep birlikte bakalım…
Sosyal Etki bir faaliyet sonucunda, kişilerin hayatlarında meydana gelen değişimler veya bir faaliyet sonucu farklı insanlar üzerinde oluşan etkilerdir. Burada faaliyet herhangi bir program veya proje de olabilir.
Sosyal Etki Analizi ve Ölçümü ise sosyal fayda üretmeye çalışan tüm şirketlerin, kuruluşların, kurumların ve programlarının yarattıkları sosyal etkinin ölçülmesi ve değerlendirilmesi sürecidir. Neredeyse tüm kesimleri kapsadığını söyleyebiliriz, ama yine de hedef kitlesi içerisinde Sivil Toplum Kuruluşları, Sosyal Amaçlı Kuruluşlar, Fon Veren Kuruluşlar, Bağışçılar, Yararlanıcılar, Çalışanlar, Kamu Kurumları ve Özel Sektör Kuruluşlarını sayabiliriz.
Peki bu Sosyal Etki Ölçümü ne işe yarar, bir bakalım:
- Bir kuruluşun faaliyetleri ile ilgili önemli bilgiler toplanır ve bu bunlar kuruluşun insanların hayatlarına ve çevreye belli bir dönem içinde getirdiği değişimle ilişkilendirilir.
- Kuruluşlar yaptıkları işlere daha bütünsel olarak bakabilirler.
- Kuruluşlar potansiyellerini ne kadar gerçekleştirdiklerini anlarlar.
- Kuruluşların misyonlarını daha iyi şekilde yerine getirmeleri sağlanır.
- Etki ölçümü sonucunda kuruluşların topluma ve çevreye sağladıkları faydanın kanıtları bulunur.
- Kuruluşlar bağışçılar, yatırımcılar ve fon veren kuruluşlar nezdinde daha güvenilir olur.
Böylece görüldüğü gibi sosyal etki ölçümünün sadece etki kontrolü için değil finansal açıdan ayakta kalabilmek için de önemli ve gerekli olduğunu anlamış oluyoruz.
Ayrıca Sosyal Etki Ölçümü ile elde edilen kazanımlardan da bahsetmek gerekir. Mesela; yapılması planlanan işler ile bu planların bireyler, aileler ve toplum için yaratacağı değişimler arasındaki bağlantıları anlamayı sağlaması, çalışılan projelerin sonuçlarını görme ve ölçümleme yoluyla çalışanların ve projeyi destekleyenleri motive edici olması, bilgi sağlama yoluyla daha fazla kişinin harekete geçirilebilmesi ve çalışmalara farklı yollardan destek olmasının sağlanması gibi…
Bu kavramlar genelde Sosyal Sorumluluk projeleri ile paralel düşünülüyor. Halbuki çok daha geniş bir perspektifle bakmak gerekiyor. Kalkınma için hangi yatırımlar yapılıyorsa etkileri ölçülmeli ve yönetilmelidir. Tüm iş süreçlerinin etkileri toplumsal refahı ve çevreyi doğrudan etkilemektedir. Bu nedenle özel sektör de Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları yolunda Sosyal Etki Ölçümlemesine ihtiyaç duymaktadır.
Sosyal Etki Ölçümü için dünyada ve özellikle Avrupa’da sosyal etki analizi için kullanılacak çok sayıda farklı standartlar ve sistemler geliştirilmiştir. En çok bilinenlerinin bazıları ise Robin Hood Vakfının sunduğu Fayda Maliyet Oranı, Fayda Maliyet Analizi, Maliyet Etkinlik Analizi, Acumen Fonunun yaptığı BACO Oranı, CHIP Vakfının Yatırım Kabarcık Grafiği, Roberts Yatırım Kalkınma Fonunun Yatırımın Sosyal Geri Dönüşü Metodu, William ve Flora Hewlett Vakfının Beklenen Getiri Yaklaşımı ve Sosyal Muhasebe ve Social Return on Investment (SROI) modeli…
Sosyal Etki Analizi ve Ölçümü yapabilmek için öncelikle Etki Odaklı düşünmek gerekiyor. Etki Odaklı Düşünme, elimizdeki kaynaklarla mümkün olan en üst düzeyde net olumlu etki yaratmak anlamına gelir. Burada “Etki” ile ifade edilen, kişilerin hayatında doğrudan veya dolaylı olarak faaliyetlerimiz aracılığıyla yaratılan değişimlerdir.
Etki Odaklı Düşünme çerçevesinde mevcut ürün ve hizmetleri revize etmek, işletmeyi yenilemek için planlamaya aşamasına dönüp bakmak, iyi olmayan işleri yenisi ile değiştirmek, işe yarayan ürün ve hizmetlerin ölçeğini büyütmek, etkiyi artıracak stratejik ortaklıklar geliştirmek ve hedefleri yenilemek için planlamaya gözden geçirmek gibi adımları gerçekleştirmek gerekmektedir.
“Sosyal Etki Analizini ve Önemini Anlamak” için 0 yanıt